Gurbet Zordur

Gurbet Zordur

Bugün blogumda konuk yazar Avukat Ersin Eren var; Almanya’da yarı göçmen olarak yaşayan Eren, içsel arayışımızı ve göç psikolojisini kaleme aldı. Keyifli okumalar…

Kaçık Hayatlar

Hayatınız boyunca hep doğru kararları alıp geleceğin güzellikler getireceğini hesap ederek bir hayal dünyasında yaşadıysanız bu yazı sizin için yazıldı.

O gün geldi ve aldığınız tüm kararlar, yaptığınız tüm tercihler tokat gibi yüzünüze vuruldu. Sonuçsuz kalan tüm çabaların, başarısız kabul edilen tüm girişimlerin, sahip olunamayan tüm hayatların sorumlusu ve hatta suçlusu olarak herkes seni gösteriyor, baksana.

Böyle bir durumla karşılaşan küskün ve mutsuz insansan eğer, her aklı başında birey gibi sen de muhakkak arayış içerisindesindir kardeşim. Neyi nerede arıyorsun acaba; merak içindeyim.

Arayış başlarken;

Derslerinde başarılı, sınıfında sevilen, biraz okuyan, gezen, az buçuk spor yapan entellektüel olarak kaynaklara yakın ve oradan nispeten beslenen biri olduğunu da umursayarak yazıyorum kardeşim, senin içi boş bir teneke olmadığının fazlasıyla farkındayım. Ama neyi nerede aradığını merak ediyorum. Demek istediğim tıpkı ataların gibi göçerek, aradığın şeye yaklaşmakta olduğunu mu düşünüyorsun acaba?
Yoksa sen de onlar veya diğerleri gibi çaresiz olduğun fikrine kapılmış da akıp gidiyor musun?

Biraz kaçak, biraz kaçık!

Demek ki, senin hayatın da biraz kaçak biraz da kaçık bir yöne doğru gidiyor kardeşim. Sana bir el uzatıyorum. Kendini yuvarlanan bir taş gibi hissetmek yerine yosun olarak fark etmen için sana uzatılmış bu eli tutmanı tavsiye ederim. Yosun yani birikim; kültürel ve tinsel gelişmişlik uğrundaki birikimden bahsediyorum. Sana yaşama tutunma gücü veren, güne iştahla başlamanı ve yastığa koyduğunda başını umutla uyumanı sağlayan güçten bahsediyorum. İşte sen biraz kaçak biraz da kaçık hayatınla o eşiktesindir…

Bıçak sırtındasın;

Bırakıp memleketini, arkadaşlıklarını, alışkanlıklarını ve hatta sokak kedilerini, gözlerden uzak bu diyarlara gönüllerden de uzak olma ihtimalini de göze alarak geldiysen güzel kardeşim; çok daha dikkatli olman gerekiyor demektir. Bulunduğun yerde hataya yer yok, hatalarını tolare edecek bir marj yok, burada seni hatalarınla kucaklayacak dünya yok… Burada sen varsın kardeşim.

Bütün bilgi ve birikiminle katkı sunmaya hazır olduğun, saygı duyduğun, değer verdiğin, güzel ve eğlenceli bulduğun hepsinden öte senin gibi olduğunu düşündüğün insanların içinde kendini güvende hissetiğin yerdesin. Burada sadece var olan senle ilgilenen, gelmiş ve geçmişlerinle hiçbir bağ kurmak gibi dertleri olmayan bir toplumun içindesin.

O yüzden bıçak sırtındasın kardeşim, çünkü nerede olursan ol ve hangi yaşta, hele de bir şekilde anadilini konuştuğun toprakların kadim kültürünün içinde az biraz yoğrulmuşsan bunu en iyi sen bilirsin zaten, biz biliriz, başkası da kolay kolay anlayamaz. Sen geride kalanlar için bundan böyle öteki olmanın eşiğindesindir. Bunun çok ağır bir yük olduğunu onlar bilmeyecekler ve seni ve beni bir eli yağda bir eli balda dünyayı satmışcasına yaşayan kendini ardına bakmadan kurtarmış olarak görecekler. Onlar senden, sen onlardan çok da uzak olmayan bir zaman diliminde ayrı düşeceksiniz.

Gurbet zordur;

Ben sizlere bu ve bundan sonraki yazılarımda memleketten haberler ileteceğim. Size umut aşılayacak haberler. Gemilerin yanmamış olduğunu size kare kare göstermek istediğim yazılar olacak bunlar. Ben de böylece sizi, orada diken üstünde değil de çimen üstünde yayılırken hayal edeceğim. Yani aynı şu dizelerdeki ruh hali ile;

Bugün pazar.

Bugün beni ilk defa güneşe çıkardılar.

Ve ben ömrümde ilk defa gökyüzünün bu kadar benden uzak bu kadar mavi bu kadar geniş olduğuna şaşarak kımıldamadan durdum.

Sonra saygıyla toprağa oturdum,dayadım sırtımı duvara. Bu anda ne düşmek dalgalara,bu anda ne kavga, ne hürriyet, ne karım.Toprak, güneş ve ben…Bahtiyarım…

Ps: Ich heiße Ersin Eren, (42). Evli, 3 çocuk babasıyım, geçimimi avukatlık yaparak temin ediyorum. Liseyi İzmir Atatürk Lisesinde okudum, ardından yine İzmir’ de kalarak hukuk eğitimi aldım. Eşim Alman ve çocuklarımla beraber Almanya’ da yaşıyor. Ben de imkan el verdikçe onların yanına gidiyorum. İzmir’ de doğup büyüdüm ve Alman eşimle beraber evlendikten sonra 15 seneye yakın bir zaman İzmir’ de yaşadık. Bir rüzgar bizi yine Almanya’ ya sürükledi. Ben avukatlık yapmaya devam ediyorum, eşim de eczacı olarak Almanya’da çalışıyor.

aysaa

Related Posts

Farklı Yolların Ortak Noktası: Yol-Kat’ın Arkasındaki Güçlü Kadınlar

Farklı Yolların Ortak Noktası: Yol-Kat’ın Arkasındaki Güçlü Kadınlar

Kanserle Dans: Ebru Janssens Kayan’ın İlham Veren İyileşme Yolculuğu

Kanserle Dans: Ebru Janssens Kayan’ın İlham Veren İyileşme Yolculuğu

Azim, Çaba ve Başarının Hikayesi

Azim, Çaba ve Başarının Hikayesi

Cito ve IEP Arasındaki Fark: Eğitimde Bireyselleştirmenin Gücü

Cito ve IEP Arasındaki Fark: Eğitimde Bireyselleştirmenin Gücü

3 Comments

  1. Kalemine sağlık, ne güzel anlatmışsın. Benim Türkiye’ye dönüş planları yaptığım yaşlardasın. Yurtdışında ne kadar iyi durumda olursan ol yazdığın gibi ‘gelmiş ve geçmişlerinle hiçbir bağ kurmak gibi dertleri olmayan bir toplumun içindesin’. Sorun da tamamen bundan kaynaklanıyor. Bu durumu nasıl algıladığına bağlı. Bazıları bundan hoşlanıyor bazıları ise bağ kuramadığı için dönüş planları yapıp benim gibi dönebiliyor. En sıkıntılı durum ise bazı özel sebeplerden dolayı dönüş planı yapamamak. Yurtdışındaki arkadaşlarımın çoğu özel sebeplerinden genellikle de çocuklarının eğitim durumlarından veya daha iyi yaşam koşullarından dolayı arada kalıyor. En önemlisi arada kalmamak. Ancak yine yazdığın gibi ‘Onlar senden, sen onlardan çok da uzak olmayan bir zaman diliminde ayrı düşeceksiniz.’ Ne zaman? Bu sorunun cevabını kimse tam olarak veremiyor, ancak o zaman mutlaka geliyor. Özellikle de Bodrum’da yaşayınca yıllarca yurtdışında değişik ülkelerde yaşamış ve dönüş yapmış tanıştığın kişiliklerden bunu çok iyi görebiliyorsun. Fazla da zorlamamak gerekiyor hayatı.

  2. Bir kitap okumuştum, şöyle başlıyordu

    Mutlu aileler birbirlerine benzerler. Her mutsuz aileninse kendine özgü bir mutsuzluğu vardır.

    Kitabın ilk cümlesi her şeyin özeti gibiydi
    Böyle işte hayatlar

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

İlginizi çekebilir

Dil secenekleri

Tags