Hollanda’da İngilizce Öğrenmek

Hollanda’da İngilizce Öğrenmek

Hollanda, EF(English ProficiencyI İngilizce Yeterlilik Endeksinin başlatıldığı 2011’den bu yana istikrarlı bir şekilde ilk üçte yer alıyor ve 2016’dan bu yana da zirvede. Hollanda’da İngilizce öğretmenliği yapan Tara Selanga ile Hollanda’danın İngilizce dilindeki başarısını ve ikinci bir dil öğrenmenin sırları hakkında konuştuk.

Tara Selenga seni tanıyabilir miyiz ?

Merhaba benim adım Selenga. Ben Hollanda’ya 2015 senesinde oğlumla beraber geldim. Buraya yerleşme nedenimiz eşimin, ikinci eşimin Hollandalı olması.

İngilizce öğretmeniyim. 2000 yılından beri Türkiye’de İstanbul’da İngilizce öğretmenliği yapıyordum. Buraya geldikten sonra bir süre çalışmak istemedim. Önceliğim oğlumun hem ülkeye hem dile adapte olmasıydı. Yeni bir aile kuracağımız için kendime bir de iş stresi yaratmak istemedim. Vaktimin çoğunu, oğlumla beraber geçirmek istedim. İyi ki öyle yapmışım. Bu kararı verdiğim için çok mutluyum.

Tabii İngilizce öğretmeni olduğum için Hollanda’da rahatlıkla İngilizce öğretmenliğini yapabileceğimi de düşünüyordum. Burada önüme bir engel çıktı. O da; dil engeli Hollandacamın yeterli olmaması yani hiç olmaması.

Hollandaca öğrenmeye, buraya yerleştikten bir buçuk iki sene sonra (birazcık geç) Hollandaca öğrenmeye başladım.

Tara Selenga

Geç olduğunun ne zaman farkına vardın ?

İş başvurularını, İngilizce dilinde gönderip hepsinden red cevabı aldığım zaman fark ettim. İngilizce öğretmenliği için bile Hollandacanın gerekli olduğu bilgisi bana daha önce söylenmemişti.

En azından B2 seviyesinde kendini rahatlıkla ifade edebileceğin düzeyde Hollandaca konuşuyor olmanız bekleniyor. Hollanda okullarında çalışacak öğretmenlerin, Hollandaca seviyelerinin en az B2 seviyesinde olması gerekiyor. Bu benim için bir hayal kırıklığı yaratmıştı.

Hemen bir Hollandaca kursuna başladım. Hollandaca öğrenmeye ve tabii ki de çalışmaya başladım. Daha sonra belli bir süre kursa gittim fakat tabii dilin belli bir seviyede olması vakit alıyor,uzun bir süre ve emek gerekiyor.

Özellikle belli bir yaştan sonra dil öğreniyorsanız ve yeni bir dilin yapısını öğreniyorsanız, bu çok çok daha zorlaşıyor. Benim öğrenme sürecim hala devam ediyor ve zannedersem de burada yaşadığım süre boyunca da devam edecek.

Gerçekten Hollandaca zor bir dil ve tabii ki de buna ne kadar fazla vakit ayırdığınızla da ilgili. Yani bir süre yoğun bir Hollandaca kursa gittikten sonra A2 düzeyine ulaştıktan sonra bir is buldum ve çalışmaya başladım.

Yaşın da etkisiyle öğrendiğin kelimeleri hatırlamakta zorluk çekerek bir debelenme sürecine girdik ve hala da devam ediyor. Yani B2 düzeyine geldim, kendimi ifade edebiliyorum ama karşımdaki hızlı konuştuğunda ya da beklemediğim bir konu hakkında konuştuğu zaman tabii ki de bazı zorluklar yaşıyorum.

Hollanda’da İngilizce nasıl öğrenilir?

Hollanda İngilizce dil pratiği yapmak için çok avantajlı bir ülke.

Neden?

Çünkü çok fazla İngilizce konuşmak isteyen kişi ve İngilizce konuşabileceğiniz pek çok ortam var. Yani eğer Türkiye’de temel İngilizce eğitimi aldıysanız; fakat konuşmadığınız için ya da dili kullanmadığınız için bu pratiğinizi kaybettiyseniz ya da pratik yapma şansınız olmadıysa bunu çok rahatlıkla burada sürekli sokakta karşılaştığınız insanlarla konuşarak ya da bir şekilde bu ortamlara girerek dili daha fazla kullanarak öğrenebilirsiniz.

Özellikle Türkiye’den buraya gelmiş olan fakat sadece Türk arkadaş grubuyla görüşen insanlarla karşılaşıyorum. Bu konfor alanından da uzaklaşmak esasında dil gelişimi açısından bir avantaj sağlayacaktır.

Çevrenizde yabancı olan komşularınızla daha çok irtibata geçmeye, onlarla iletişim kurmaya çalışırsanız, bu süreçte daha rahat bir şekilde ilerleyeceğinizi düşünüyorum.

Ya da en azından çalıştığınız zaman öğrendiğiniz yapılarda pratik yapma şansını bulabilirsiniz. Tabii bunun dışında, daha ileri seviyede İngilizceniz varsa, benim tavsiyem, kendi iş alanınızdaki kullanılan terimlere, kalıplara çalışabilirsiniz. Ya da eğer günlük hayatta bu dili kullanacaksaniz, karşılaştığınız durumları, durumlarla ilgili kullanabileceğiniz yapıları önce bir filtreden geçirip, ondan sonra bunları nasıl daha iyi söyleyebilirim diye çalışabilirsiniz. Sonra da hayata geçirerek uygulayabilirsiniz.

Tabii yazmak da burada çok önemli. Bir sürü İngilizce podcast bulabiliyorsunuz. Dinlediklerinizin özetini çıkarmak da ilerlemenizi sağlayacaktır. Bunun dışında birçok dinleme egzersizi yapabileceğiniz site var. Haberleri farklı seviyelerde okuyabileceğiniz öğrenme siteleri var. Kendinize bir plan çıkartabilirsiniz.

Okul saatlerim dışında online birebir ve grup İngilizce dersleri veriyorum. Daha fazla bilgi almak isterseniz lütfen mesaj atın.

Türkiye’de neden İngilize öğrenemiyoruz?

Türkiye’de neden İngilizce öğrenemiyoruz ya da Hollandalılar nasıl bu kadar iyi İngilizce konuşabiliyor soruları sık karşılaştığım bir soru. Bununla ilgili benim tespitlerim de var ama bir de genel gerçekler var.

Hollanda’nın dil yapısı İngilizce ile aynı çatı yapısını takip ediyor. Dolayısıyla Hollandaca bilen birinin İngilizceye geçmesi çok daha kolay, hatta bazı yapılarda İngilizce kurallarının Hollandaca’dan daha esnek ve daha kolay olması Hollandalıların dil konusunda zaten zor bir dil konuşuyor olmaktan ötürü İngilizceye geçiş yapmasını kolaylaştırıyor. Ben bunu kendi Hollandalı öğrencilerinde de görüyorum. Mesela Hollandaca notunun düşük İngilizce notunun daha yüksek, özellikle İngilizce gramer kurallarında ve imla kurallarında daha iyi olan öğrencilerim var.

Bunu şu şekilde açıklıyorlar; İngilizce öğrenmeye başladıklarında daha kolay takip edebildiklerini söylüyorlar. Tabii 18 yaşındaki biriyle 30 yaşındaki birinin dil öğrenme becerisini ve dil öğrenme hızını kıyaslayamayız ya da 10 yaşındaki biriyle 28 yaşındaki birini dil öğrenme seviyesini kıyaslayamayız. Çünkü küçük yaşta bunun daha kolay bir şekilde ilerlediğini hepimiz biliyoruz.

Dolayısıyla dile biraz zaman harcamak gerektiğini düşünüyorum. Evet, Türkiye’de dili çok da öğrenemediğimizi düşünmüyorum. Bu tabii gittiğiniz okula aldığınız eğitime göre de değişiyor ve harcadığınız zamana göre de değişiyor.

Yani Hollanda nüfusuyla Türkiye’nin nüfusunu kıyasladığınızda bazı farklılıklar var. Eğitim sisteminde herkesin eşit eğitim alması Hollanda’da bir avantaj.

Hollanda televizyon kanallarında dublaj kullanmamaları ve sürekli İngilizce duymaları da bir avantaj.

Türkiye’de şu anda özellikle İngilizce öğrenimi daha küçük yaşlarda birçok okulda ilkokul seviyesinde başlıyor. Hollanda’da bu daha bu kadar yaygın değil, daha geç ortaokul düzeyinde başlıyor. Yani evet bazı okullarda daha erkende başladığı oluyor ama genel olarak baktığımızda ortaokula gelen öğrencilerin yüzde yetmişi İngilizce bilmeyerek geliyor.

Yani ilkokulda İngilizce duymadan geliyor, tabii şu anda ki gençlerle şu andaki bu yaş grubundaki kişileri kıyaslayamayız. Yeni nesil çocuklar teknolojiyle iç içe. İngilizceye daha fazla maruz kalıyorlar.

Bizim kendi yaş grubumuza baktığımızda 30’lu 40’lı yaşlara bu kadar kolay ulaşabileceğimiz bir internetimiz yoktu. Dolayısıyla kulak dolgunluğumuz da.

aysaa

Related Posts

Farklı Yolların Ortak Noktası: Yol-Kat’ın Arkasındaki Güçlü Kadınlar

Farklı Yolların Ortak Noktası: Yol-Kat’ın Arkasındaki Güçlü Kadınlar

Kanserle Dans: Ebru Janssens Kayan’ın İlham Veren İyileşme Yolculuğu

Kanserle Dans: Ebru Janssens Kayan’ın İlham Veren İyileşme Yolculuğu

Azim, Çaba ve Başarının Hikayesi

Azim, Çaba ve Başarının Hikayesi

Cito ve IEP Arasındaki Fark: Eğitimde Bireyselleştirmenin Gücü

Cito ve IEP Arasındaki Fark: Eğitimde Bireyselleştirmenin Gücü

No Comment

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

İlginizi çekebilir

Dil secenekleri

Tags