Kız çocuklarının toplumda güçlü bireyler olmasına katkı sağlayan Meryem Salman ile Buldan Vakfı projeleri ve yardımseverlik koşusu; Amsterdam Maratonu üzerine keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.

1.Meryem Salman kimdir? Hollanda ile yolunuz nasıl kesişti biraz bahseder misiniz?

Benim hikâyem 1964 yılında, Denizli’nin şirin ilçesi Buldan’ın Beyler Köyü’ne bağlı Hatipler mahallesinde başlıyor. 5 çocuklu bir ailenin en büyük çocuğu olarak dünyaya gelmişim. Şimdi belki birçoğunuz için bunlar bir masal gibi gelse dahi benim yeğenlerime öyle geliyor- o yıllar bilgisayarın, internetin, cep telefonunun hatta evlerde telefonun olmadığı dahası elektriğin bile bazı köylere henüz gelmediği yıllar…

3 yaşlarındayken kasabaya taşınmışız. Çünkü babası tarafından kaçırılır diye okula gönderilmeyen annemin hayali kızlarının okumasıymış. Gençliğinin en güzel yıllarını, bu hayalini gerçekleştirmek için kasnak makinasının gürültüsü içinde çalışarak geçirmiş.

1970’lerin başında ilkokula başladım ve bu benim için hayatımın dönüm noktalarından biri oldu. Çünkü hayattaki en vazgeçilmez sevdamı keşfettim: “Okumak” ve ondan sonra her şeyi, her işi ve hatta hayatı okuyarak öğrendiğimi söyleyebilirim.

 
O yıllarda olmayan bir şey daha vardı: televizyon. Ben ilkokulu bitirmek üzereyken kasabada televizyon izlenebilir hale geldi. Vizontele filmini hiç izlediniz mi? O filmi seyrederken tüm salon kahkahalarla yıkılırken ben ağladım. Çünkü anlatılan her şey gerçekti ve bana göre gülünecek hiçbir şey yoktu. Ancak o yıllarda televizyonun olmadığı ilçemizde şimdi bile olmayan harika bir şey vardı: Sinema.

İlçede bulunan o üç sinema sanki başka dünyalara açılan kapılar gibiydi. Benim için bu sinemalarda izlediğim filmler yaşadığım kasabanın dışında da farklı hayatların olduğunun kanıtıydı ve artık tek hayalim bu kasabadan çıkıp o filmlerde gördüğüm dünyayı keşfetmek olmuştu. Bunun için elindeki tek seçeneği kullandım diyebilirim, o da okumaktı.

 
Bu sayede dershanelerin, özel okulların olmadığı dönemde üniversiteyi kazandım. Hatta o yıl 1981 Atatürk’ün yüzüncü doğum yıldönümü olduğu için iki üniversiteye girmeye hak kazandım ve idealim olan İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne girdim ve 1981 yılında o küçücük kasabadan, Denizli’ye bile gelmenin çok zor olduğu bir dönemde İstanbul’a gittim. İlk hayalim gerçekleşmişti. 

1985 yılında fakülteyi, ilk 10 içinde bitirmeyi başardım. Şimdi sıra yüksek lisans yapmaktaydı. Ancak bütün yaz koca bir odada Çemberlitaş Kız Yurdu’nda yalnız kalarak hem çalışıp hem de sınava hazırlanarak geçirdim. Hatta bir gece öğleyin yediğim bir şeyden zehirlendim ve sabaha kadar bomboş bir odada kendimce ölümle pençeleştim. Sonunda girdiğim sınavı kazandım ve kayıt yaptırdım. Kayıt yaptırdığım akşam yaşadığım o gecenin etkisi ve maddi imkânsızlıklar nedeniyle ani bir kararla otobüse atlayıp ailemin yanına geri döndüm. Fakat kendime bir söz verdim. Hangi yaşta olursam olayım bunu gerçekleştirecektim ve ben bu sözü 40 yaşıma gelmeden tuttum. Hem de yurtdışında, Amsterdam Üniversitesi’nde, Avrupa Birliği konusunda yüksek lisans diplomamı almaya hak kazandım. Sonraları ise bu yaştan sonra okuyup da ne yapacaksın sözlerine aldırmadan öğrenme aşkıma hiç ara vermedim. Bu yüzden online zamanların nimetlerinden yararlanarak elde ettiğim bir Harvard sertifikam bile var.

Çalışma hayatına okulda sınavlarımın bittiği ayı takip eden ay başladım ve 2001 yılına kadar bankacılık sektöründe farklı departmanlarda çalıştım.  Gece gündüz, hafta sonu demeden, aynı zamanda bankanın dil sınavı için kurslara gittim, özel dersler aldım. Bankacılık sektöründe bu sınavların o zamanlar nasıl olduğunu en iyi o sektörde çalışanlar bilir. Önce 3 dereceyi, sonra ikinci dereceyi aldım. 2001 yılında Eşimin Görevi nedeniyle Amsterdam’a taşındım. İlk şirketimi ülkemden binlerce kilometre uzakta bir ülkede kurdum, sonrasında ise şimdi Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı olduğum şirkete ortak oldum. 

2014 yılında ise gençliğimde kurtulmak için müthiş çaba harcadığım ilçeye gönüllü olarak geri döndüm. Artık bu ülkenin bana verdiklerinin birazını geri ödemenin zamanı gelmişti.  2 yıl Buldan’da gönüllü olarak Kent Konseyi Başkanlığı yaptım. Şimdi ise kurucusu olduğum Buldan Eğitim ve Dayanışma Vakfı’nın Yönetim Kurulu Başkanlığını yapıyorum. Hayatımda yapmak zorunda olduğum için yapmadığım ve yapmaktan mutluluk duyduğum tek iş bu vakıf. Benim o yaşlarda olduğum gibi hayalleri, yaşadıkları hayatlara sığmayan genç kızlara destek olmak benim için müthiş bir haz. Bu amaç için yola çıktığımız Yönetim ve Danışma Kurulu Üyesi arkadaşlarıma minnettarım.  

2015 yılından bu yana Aktif olarak Sivil Toplum Kuruluşlarında görev almam nedeniyle konu ile ilgili yurt içi ve yurt dışı kurumlardan Sivil Toplum Sektörü konusunda farklı eğitimler aldım.

Buldan Vakfı dışında farklı sivil toplum örgütlerinde aktif olarak görev aldım.  Buldan Kent Konseyinin kurucu başkanı olup, 2014-2016 yılları arasında Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yaptım. Denizli Soroptimist Klüp Yönetim Kurulu’ndayım ve 2016 yılından beri KAGİDER üyesiyim.  Halen KAGİDER Denetim Kurulu Üyeliğini yürütmekteyim. KADER üyesi olarak, Uluslararası İlişkiler Komisyonu’nda görev alıyorum.  

2.Buldan Vakfı nasıl kuruldu? Buldan Vakfının genel faaliyetleri nelerdir?

Buldan Eğitim ve Dayanışma Vakfı, benimde içinde olduğum, eğitim yoluyla hayatı değişmiş ve yine eğitimle hayat değiştirebileceğine inanan bir grup gönüllü arkadaş tarafından Eylül 2015 yılında kuruldu.

Aynı tarihlerde, Birleşmiş Milletler üyesi ülkelerce ‘Dünyamızı Dönüştürmek: 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi’ başlıklı bir uygulama planı kabul edildi. Mottosu “Kimseyi Geride Bırakma” olan plan, dünyadaki sorunlu alanları tespit etmiş ve bunların çözümü için de hedefler koymuştur.

Faaliyet göstereceği binanın restorasyonu nedeniyle 2016 yılında faaliyetlerine başlamış olan Buldan Vakfı 17 maddeden oluşan bu plandan “Cinsiyet eşitliğine ulaşma, tüm kadınların ve kız çocuklarının güçlenmesi” konusunu amaç edinmiş ve eğitim yoluyla kadınların ve kız çocuklarının güçlenmesini kendine vizyon olarak belirlemiştir.

• 

Bilindiği gibi; toplumsal ve ekonomik kalkınma sürecinde kadınların etkin biçimde yer alması, bireysel ve toplumsal açıdan sürdürülebilir kalkınmanın gerçekleştirilebilmesinde önemli bir unsurdur. Kadınların eğitimi, aile yoksulluğunun önlenmesi, eve giren daha yüksek gelir ve daha iyi yaşam standartlarına kavuşmak anlamına gelir. Kalkınmanın temelinde kadın eğitimi yatmaktadır.

Vakıf, yetişkin kadınların sosyal ve ekonomik hayata aktif katılımlarını sağlayacak, kadınların haklarının bilincinde olmalarını destekleyici, mesleki gelişimlerine yönelik “Vakıf Günleri” adı altında seminerler düzenlemekte, başarılı ve maddi olanakları sınırlı olan kız öğrencilere burs desteği vermektedir.

Ayrıca, bölgedeki kadınların evde yaptıkları ürünleri değerlendirmelerine destek olmakta ve bu yolla aile yoksulluğunu azaltmayı amaçlamaktadır. Vakıf desteği ile vakıf binasının giriş katında açılan işletmede kadınların el emeği ürünleri değerlendirilmektedir.

3. Bir sivil toplum kuruluşu olarak Buldan Vakfının amacı nedir? 

Buldan Vakfı, kurulduğu günden bu yana Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri arasında yer alan “Cinsiyet Eşitliğine Ulaşma, Tüm Kadınların ve Kız Çocuklarının Güçlenmesi” konusunu kendisine amaç edindi. Eylül 2015’te, Birleşmiş Milletler üyesi ülkelerce “Dünyamızı Dönüştürmek: 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi” başlıklı bir uygulama planı kabul edildi. Sloganı “Kimseyi Geride Bırakma” olan plan, dünyadaki sorunlu alanları tespit etmiş ve bunların çözümü için de hedefler koymuştur. 17 maddeden oluşan bu plandan “Cinsiyet Eşitliğine Ulaşma, Tüm Kadınların ve Kız Çocuklarının Güçlenmesi” konusunu amaç edinmiştir.

Eğitim yoluyla kadınların ve kız çocuklarının güçlenmesini, toplumdaki hak ettikleri rol ve statüye sahip olduğu, karar mekanizmalarına eşit katıldığı bir ülke, bir dünya inşa edilmesini kendine vizyon olarak belirlemiştir. Tüm çalışmalarını bu vizyon doğrultusunda Sivil Toplum Geliştirme Merkezi’nin koçluğunda hazırladığı Stratejik Planı’nda belirlediği hedeflere ulaşmak için gerçekleştirmektedir.

4.Buldan Vakfının yakın gelecekteki projeleri nelerdir? 

Geçtiğimiz yıllarda birçok projeyi başarı ile tamamlayan vakıf, (MEDYA BİZİZ, ORADA BİR KÖY VAR, EĞİTİM İLE EŞİTİZ, KADINLAR DOKUYOR, KIZLAR OKUYOR PROJESİ) bu yıl da BİRLİKTE PROJESİ için başvuru yapmıştır.

BİRLİKTE PROJESİ: Genç kızları bilgilendirme, güçlendirme ve beceri kazandırma olarak açıklanmış olmakla birlikte, arka planda Vakfın kapasitesini güçlendirmek ve sürdürülebilirliğini sağlamayı amaçlamaktadır.

Bunun yanı sıra önümüzdeki Sivil Düşün Desteğine başvurarak önümüzdeki 3 yıl için yeni Stratejik planını belirlemek için bir çağrı konferansı yapmayı planlamaktadır.

Ayrıca yöresindeki kadınların el emeğini değerlendirmek için bir iktisadi işletme veya Sosyal Kooperatif Kurma projesi bulunmaktadır.

Kaynak Geliştirme Faaliyetleri Kapsamında, Adım Adım Platform ile birlikte Amsterdam ve İstanbul Maratonların da iyilik Peşinde Koş’ mak 2022 yılı sonuna kadar gerçekleştirmeyi planladığı projeler arasındadır.

5.Buldan Vakfının bağış modellerinden bahsedebilir misiniz? 

Vakfa, her zaman FonZip Üye, Bağış ve Aidat Yönetim Sistemini kullanarak kredi kartı ile güvenle ve kolaylıkla bağış yapabildiği gibi, aynı zamanda Havale, Eft’de ile de bağış yapılabilmektedir.

Açık Açık Derneği üyesi olarak, “Bağışçılık Hakları Beyannamesini” imzalamış bir kurum olarak Şeffaflığı taahhüt eden Buldan Vakfı ayrıca Adım Adım Platformu Üyesidir ve vakıf her yıl Platform tarafından seçilen sportif etkinliklerde (Charity Run) proje girişleri yapmakta ve “iyilik peşinde koşmak”tadır. 2017 yılında bu yana katıldığı 15 etkinlikte 887 koşucu/yüzücü ve 9728 bağışçı sayesinde 1.459,753 TL fona ulaşıp 155 öğrenciyi desteklemiş, bunlardan 55 öğrenci mezun olmuş ve halen 100 öğrenciyi desteklemeye devam etmektedir.

Bunun yanı sıra farklı ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluşlarla yapılan projeler kapsamında Vakfa bağış alınmaktadır. (İyilik Kazansın, Solida, Abilitypool, Global Giving, Goodera, Üret Kazan bu kurumlardan sadece birkaçıdır.

Çok yakınlarda Helpsteps uygulamasının bir üyesi olan Vakıfa artık adımlarda bağışlanabilmektedir.

• 

6.Gönüllü olarak çalışmak isteyen kişiler için süreç nasıl işliyor? 

Buldan Eğitim ve Dayanışma Vakfı, gönüllülerin desteği ile güçleneceğine, faaliyetlerinin yaygınlaşacağına inanmakta ve ekip çalışmasına önem vermektedir. Buldan Vakfı gönüllü olarak ekibe katılacak herkesin desteğini yanında görmekten mutluluk duymaktadır. Gönüllümüz olmak için öncelikle gönüllü havuzumuza dahil olabilmek adına web sitemizde bulunan forma çeşitli bilgiler doldurulmakta ve hangi alanda gönüllümüz olmak istedikleri sorulmaktadır. Gönüllümüz olmayı kabul eden kişilere telegram grubumuza dahil olmayı isteyip istemedikleri sorulmakta, isteyenler sürekli haberleşme sağladığımız gruba alınmaktadır.

Kısaca özetlemek gerekirse; Gönüllülerimize uygulanan gönüllülük aşamalarımız aşağıda sıralanmıştır.

• Gönüllü olmak için Başvuru Formunun doldurulması
• Gönüllülere Vakfın tanıtımı (yüz yüze görüşme, görsel, sunum, video vb.)
• Gönüllülerimizin faaliyette bulunacakları gönüllülük alanını ve zamanı belirlemeleri
• Gönüllülerimizin çalışma konularına göre varsa tasarlanmış eğitimler (doküman, webinar vb.
• Belirli aralıklarla gerçekleştirilecek olan gönüllü motivasyon etkinlikleri

Gönüllülerimiz;

İletişim Gönüllüsü

• Sosyal medya hesaplarımızın takip edilmesi, paylaşımlarına destek verilmesi
• Benzer kurumların takip edilmesi ve varsa öneri getirilmesi

Spor Etkinlikleri Gönüllüsü

• Buldan Vakfı’nın katıldığı sportif etkinliklere katılımın artması için faaliyetlerin tanıtımın yapılması
• Buldan Vakfı için koşacak koşucular için antrenman faaliyetlerinin düzenlenmesi
• (Varsa) diğer koşucu grupları tarafından düzenlenen faaliyetlerde Buldan Vakfının temsil edilmesi
• Etkinlik alanında kurulacak stantlarda görev alınması
• Koşularda koşu alanında organize edilecek faaliyetlerde görev alınması (koşucuların bilgilendirilmesi, motive edilmesi, fotoğraf çekimi)

Kaynak Geliştirme Gönüllüsü

• İlkelerimize bağlı olarak Buldan vakfının tanıtılması, faaliyetlerinin anlatılması konusunda vakıf stratejisine uygun destek verilmesi
• Bulunduğu bölgede Buldan Vakfı tarafından düzenlenen bağış kampanyalarının tanıtımı konusunda çalışılması
• Düzenlenecek kampanyalarla ilgili vakıf görevlisi ile birlikte sunumlara katılma
• Operasyon Gönüllüsü (Buldan ve İstanbul İçin)
• Ofis çalışmalarına destek olunması
• Vakıf günü organizasyonlarında görev alınması
• Sosyal Medya paylaşımı hazırlanması/destek verilmesi

Proje Gönüllüsü
Buldan Vakfı tarafından yürütülecek projelere ihtiyaçlar doğrultusunda destek olunması (proje ile ilgili araştırma, çeviri yapma) Alanlarında gönüllülük yapabilmektedirler.